İSTANBUL (İGFA) – Zona hastalığının ekseriyetle bedenin tek bir tarafında görüldüğünü ve yüksek ateşle başladığını paylaşan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko, “Zonanın başka belirtileri ortasında; ağrı, yanma, kaşıntı, yorgunluk, halsizlik, kabarcık ve döküntü yer alıyor. Hastalığı tetikleyerek gün yüzüne çıkartan faktörlerden kimileri ise; duygusal gerilim, diyabet, bağışıklığı baskılayıcı ilaçların kullanımı ve kronik rahatsızlıklar” sözlerini kullandı.
Zonadan en değerli korunma yolunun aşı olduğunu vurgulayan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko, “Aşı iki doz halinde kola uygulanır, ikinci doz birincisinden 2 ya da 6 ay sonra yapılır. Süreç sonrasında enjeksiyon yerinde ağrı, kızarıklık, şişme üzere lokal yan tesirler nadiren de olsa görülebilir. Bu belirtiler çoklukla 2-3 gün içinde geçer. Aşı uygulandıktan sonraki 7 yıl boyunca yüksek düzeyde müdafaa sağlar. Hastalığın tekrar etme riski bulunduğu için daha evvel zona geçirmiş olanlar da aşı olmalı. Alerjisi olanlar, gebeler ve hastalığı yakın vakitte atlatanlara aşı önerilmez” formunda konuştu.
Aşının, zonanın en kıymetli komplikasyonu olan postherpetik nevralji yani enfeksiyon sonrası hudutlarda ağrı ve yanmayı engellediğini belirten Doç. Dr. Elif Hakko, “Aşının aktifliği 50-69 yaş ortasında yüzde 97, 70 yaş ve üstünde yüzde 91, bağışıklığı önemli baskılanmış şahıslarda ise yüzde 68-91 oranında” dedi.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Hakko, zonadan korunmanın 4 yolunu paylaştı:
Aşı olun: Aşı, zonanın görülme riskini azaltır. Bilhassa 50 yaş ve üstü şahıslar için çok değerlidir.
Stresi önleyin: Aşırı gerilim, zonaya sebep olabilir. Gerilimden uzak durmak zonadan korunmaya yardımcı olur.
Bağışıklık sisteminizi güçlü tutun: Sağlıklı beslenme, tertipli antrenman ve kâfi uyku bağışıklık sistemini güçlendirerek zonayı önlemeye yardımcı olur.
Hijyene dikkat edin: Hijyene ve paklık kurallarına dikkat etmek zonanın yayılmasını önlemeye yardımcı olur.